Tahran YEE’den “Türkçeden Farsçaya Çeviri Söyleşileri”

Yazıcı-dostu sürüm

Tahran Yunus Emre Enstitüsü (YEE) ve Rayzen Kültür Evi iş birliği ile hayata geçirilen "Türkçeden Farsçaya Çeviri Söyleşileri" programlar dizisinin ilk oturumu, 7 Şubat Çarşamba günü Rayzen Kültür Evi’nde gerçekleştirildi. Yazar ve çevirmen Müjde Ülfet’in konuşmacı olarak yer aldığı program, Tahranlı edebiyatseverler tarafından ilgiyle karşılandı.

Oturumda ilk olarak Türkçe ile tanışma ve çeviriye başlama serüvenini anlatan çevirmen şöyle konuştu: “Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Bölümünden mezun olduktan sonra devlet hizmeti yükümlülüğümü yerine getirmek için Astara şehrine görevlendirildim. Astara’da herkes Türkçe konuştuğundan ben de insanlarla iletişim kurabilmek için Türkçe öğrenmek zorunda kaldım ama daha sonra bu dili çok sevdim. Tahran’a döndükten sonra Türkiye Türkçesini de öğrenmek için bir kurs aramaya başladım ve nihayet Türkiye Cumhuriyeti Tahran Büyükelçiliği’nde düzenlenen kurslara, daha sonra da Tahran Yunus Emre Enstitüsü’ndeki kurslara devam ettim. Burada biz sadece Türkçe öğrenmiyor, hocaların teşvikiyle birçok roman ve hikâye kitabını da okuyorduk. Böylece Türk Edebiyatı’na ilgi duymaya başladım”.

Yekta Kopan’ın “Aile Çay Bahçesi” ve “Aşk Mutfağından Yalnızlık Tarifleri” isimli eserlerini ve Orhan Pamuk’un “Kırmızı Saçlı Kadın” romanını Türkçeden Farsçaya çeviren Müjde Ülfet, çeviriye nasıl başladığı ve çevireceği eserleri nasıl seçtiği sorusunu ise, “Ben aynı zamanda yazarım, şimdiye kadar Gramofon ve Tahran’dan Melek isimli iki öykü kitabım yayınlanmıştır. Çevireceğiniz eserle de uzun süre birlikte yaşamanız gerekir, dolayısıyla kitabı sevmeniz lazım. Okuduğum Türkçe kitaplar arasında benimle aynı sorunları dert edinen ve anlatmaya çalışan yazarları tercih ediyorum ve özellikle Yekta Kopan’ın hikâyelerini okuduktan sonra eserlerinin benim için uygun olduğunu düşündüm” şeklinde yanıtladı.

Ardından eleştirmen Maide Murtazavi, Türkiye ile İran arasında bulunan kültürel bağlara değinerek çevirinin aslında erek dilin edebiyatına da katkıda bulunduğunu ve başka bir milletin dünya görüşünün öğrenilmesine yardımcı olduğunu belirtti.

Oturumda son olarak Türkçeden Farsçaya yapılan çevirilerin genel sorunlarını anlatan eleştirmen Kave Fazli Halef, İran’da telif hakkı yasalarının bulunmamasından dolayı ortaya çıkan sorunlara değindi. Halef konuşmasında ayrıca, bir eserin onlarca kişi tarafından çevrildiğine ve çevirinin bir hız yarışmasına dönüşmesinin hataları da beraberinde getirdiğine, kişilerin gerekli bilgi ve birikime sahip olmadan çeviriye başladığına, yayınevlerinin Türkçeden yapılan çevirileri genelde incelemeden yayınladığına ve çevirmenlerin de eleştiriye açık olmadığına değindi.

Program katılımcılara teşekkürname ve hediye takdimi ile sona erdi.